O KAFA – İlhan ALPBOĞA yazdı…

PAYLAŞ

O Kafa

   “ Cambaza bak” ı mı oynuyorlar?

    “Bir deli kuyuya taş atmış” ı mı deniyorlar?

    Karabük Halkının sabrını mı sınıyorlar?

    Hepsini düşünüyor insan.

    Ama Kardemir AKP’nin çöplüğü değil.

    Kardemir, Türkiye Cumhuriyeti’nin ve hissedarlarının varlığıdır.

    83 milyon Türk Vatandaşının Özel bir devir sözleşmesi le Kardemir adlı şirkete emanet edilmiş milli bir müessesedir.

   Açıklama yapanlara bakın.

   Sanki bir el kumandaları kurmuş.

   Tekmili birden eski sıfatlı bir adamı işaret ediyor.

   Herkes biliyor ki, CYİK üyeliği parti politikalarına ve cumhurbaşkanına ters düşmesi muhtemel kişilere sus payıdır. Ve birilerinin işaret ettiği malumların devlet büyüğü eski meclis başkanı olduğu için bu kurulun üyesidir.

    Bu üyelikten mana çıkarmaya çalışmak Evet efendim” cilerle “Siz iyisini bilirsiniz” cilerin,  haa bu arada kurdukları ilişkilerle bu bey efendinin bu sıfatlarından fayda görenlerin işi diye düşünmek şeytanın kuyruğundan asılmak mıdır?

    Bilemeyiz. Sadece soru kiplerine yönelebiliriz.

    Bilmeyenler, unutanlar için hatırlatalım;

    “Türkiye’de ilk defa uygulanan bu özelleştirme yöntemine göre işletme, blok hisse devri usulüyle 30.03.1995 tarihli sözleşme ile, 1 TL sembolik bedelle, % 35’i kuruluş çalışanlarının, % 40’ı yöre sanayi odaları ve esnaf derneklerinin (Karabük Sanayi ve Ticaret Odası, Karabük ve Safranbolu Esnaf ve Sanatkarlar Derneği), % 25 oranındaki kısmı da yöre halkı ile kuruluş emeklilerinin hissedarlığında kurulan Kardemir A.Ş.’ye devredilmiştir Üstelik, yine aynı tarihli karar uyarınca Özelleştirme Fonu’ndan 21.6 milyon ABD doları işletme sermayesi, 20.6 milyon ABD doları yatırım finansmanı, 46 milyon ABD doları da çalışanların kıdem ve ihbar tazminatları ile diğer yükümlülüklerinin karşılanmasında kullanılmak üzere, toplam 88.2 milyon ABD doları nakit kaynak aktarımı yapılmış, işletmenin özelleştirme öncesine ait 250 milyon ABD doları tutarındaki borçları da Türkiye Demir – Çelik İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nce üstlenilmiştir Kardemir A.Ş., sözleşme gereği, hisse dağılımını grup ve oranlarına göre en geniş katılımı sağlayacak biçim ve tarzda sağlayacak ortaklık yapısının oluşturulacağını ve tesislerin en az üç yıl süreyle çalıştırılacağını taahhüt etmiştir. Buna göre 7 – 14 Temmuz tarihleri 8 arasında gerçekleştirilen halka arz işlemi ile işletme, 12.780 ortaklı hale gelmiştir (www.oib.gov.tr/karabuk.htm). Kısaca, işletme çalışanlara çok özel koşullar altında satılmıştır. Çalışanlar işletme hisselerini kıdem tazminatları ile satın almışlardır. Her çalışana ücret düzeyi ve kıdemine uygun miktarda hisse satın alma hakkı verilmiştir. Şirketin ana sözleşmesi gereği, hisse senetleri kuruluştan itibaren 3 yıl süreyle nama yazılı olarak kalacak ve satılamayacaktı. Üstelik, grup içi ve gruplararası hisse senedi işlemleri için yönetim kurulunun izni gerekmekteydi. Hisse dağılımında hiçbir pay sahibinin payı toplam şirket sermayesinin % 1’ini aşamayacaktı. İşletmenin hisse dağılımı özelleştirme kararında planlandığı şekilde gerçekleştirilemediği gibi, yıllar itibariyle de değişime uğramıştır. Şirketin hisse ve sermaye yapısı başlangıçta A, B, C ve D olmak üzere dört ana hissedar grubuna ayrılmış, fakat 1998 yılında C grubunun B grubu ile birleştirilmesi sonucu ana hissedar grubu üçe inmiş.” (ÖZELLEŞTİRMEDE ÇALIŞANLARIN MÜLKİYET SAHİPLİĞİ : KARDEMİR ÖRNEĞİ Yard.Doç.Dr. Halis Yunus Ersöz Araş. Gör . Süleyman Özdemir Yard. Doç. Dr. Arif Yavuz Doç.Dr. Tekin Akgeyik Araş. Gör . Hasan Şenocak Kurum: İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi, Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü) (https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/9436

     Şimdi masal okuyanların çoğu o mücadele günlerinde yoktu.

     Şehir meclisinin bizim de içerisinde bulunduğumuz üyelerinin mücadeleleri ortadadır.

     Yeniden hatırlatalım Kardemir bir özelleştirme değil, ÖYK kararı ile DEVİR SÖZLEŞMESİ ile vücut bulmuş bir müessesedir.

    Siz yine de “Cambaza Bak” çıları iyi takip edin.

    O kafa 1994 deki kafa.

    O kafa tam da bu kafa.