Yeni Çağ Gazetesi yazarlarından Murat Ağırel 29 Haziran’da kaleme aldığı yazısında Karabük Müftülüğü çalışanlarından F.Ç nin bir bayana yaptığını iddia ettiği şantaj ve tehditleri gündeme getirdi.
Ağırel yazısında Diyanet müfettişinin inceleme aşamasında sorduğu sorunun da tam bir sansasyonel olduğunu söyledi.
Murat Ağırel’in Yeni Çağ Gzetesinde yer alan yazısı aynen şöyle;
“Diyanet’in skandal sorusu
Bugün size çok garip bir skandalı anlatacağım.
Hani bazı dosyaları yazarken dosyanın etkisinden çıkamazsınız ya tam da öyle bir şey…
Konunun ucu Diyanet İşleri Başkanlığı’na dayanıyor.
Ancak şunu söylemeliyim: Size bugün anlatacağım dosyayı yazarken defalarca dosyayı inceledim. Videoları izledim. Mesajları okudum.
Şayet önlem alınmaz ise açıkça söylüyorum yeni bir kadın cinayeti işlenecek. Zira olayın failinin psikolojik durumunun hiç ama hiç iyi olmadığı çok açık.
Olay taciz, şantaj, sapkınlık, tehdit…
Hadi başlayalım.
Karabük Müftülüğünde çalışan F.Ç. Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından fahri ve vekiller eğitimi için kurulan WhatsApp grubunda 2019 yılında H.E. isimli kadın ile tanışıyor.
Müftülük çalışanı fırsat bu fırsat diyerek kadına WhatsApp’tan yazmaya başlıyor. Kadın kişiyi tanımadığı için önce ismini farklı söylüyor.
Kadın ailevi sorunlar yaşadığı bir dönemde bu kişi ile telefonda görüşmeye başlıyor. İki kişi farklı illerde oturuyor. Mesafeler oldukça fazla. Kadın evli olduğunu söylemiyor. Sonrasında kamuya açık bir alanda bir buluşma gerçekleşiyor.
Görüşmede birkaç poz fotoğraf çekiliyor ve sohbet telefon ile devam ediyor.
9 ay kadar sonra F.Ç. kadının aile bireylerine ulaşıyor. Kadının evli olduğu bilgisini edindikten sonra şantaj yapmaya, tehdit etmeye ve hakaret etmeye başlıyor.
Bununla da yetinmeyen adam, kadının haberi olmaksızın çektiği görüntülü konuşmalara ilişkin videoları kadının oturduğu ilçede tanıdığı herkese göndermeye başlıyor.
Kadının babası, annesi, eşi, çocuklarını arayıp çekildiği fotoğrafı gönderiyor.
Öyle ki gözünü karartıp kadınının reşit olmayan çocuklarına bile videoları göndermiş. Haliyle mağdur kadın suç duyurusunda bulunuyor. Bunun üzerine F.Ç. tehditlere başlıyor. Hatta kadını öldüreceğini söyleyerek şikâyetten vazgeçmesini istemiş.
Kadın numaraları engelledikçe yeni numaralardan kadını aramaya devam ediyor. Kadın numaralarını değiştirdikçe bu kişi nasıl oluyor ise numaraları buluyor. Aramaların ardı arkası kesilmiyor. Kadın tehditlerden bunalınca telefonunu açıyor ve adam kadından önce bilgisayar sonrasında nakit para istiyor. Bir daha rahatsız etmeyeceği sözünü veriyor.
Ama tekrar hatırlatayım. Tacizci saldırgan F.Ç.’nin elimdeki görüntülerine bakınca psikolojik problemlerinin olduğu belli oluyor.
Kadın F.Ç.’nin isteklerini yerine getirmiş. Ancak sonra bu istekler bitmemiş. Hatta başka tehdit ettiği kadınlara ait fotoğrafları da kadın ile paylaşmış. Devlet gücünün arkasında olduğu izlenimi için de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş ile çekilmiş fotoğraflarını sayfasında paylaşıp, “Bana bir şey yapamazsın profil resmimi görmüyor musun? Ben devleti arkama aldım sana cehennemi yaşatacağım” demiş.
Bununla da bitmiyor…
Kadın şikâyetinden vazgeçmeyince boynuna kablo dolayarak intihar ettiği izlenimi veren video çekmiş.
“Seninle son kez buluşalım fotoğrafları, videoları sileceğim. Seni mahvettim, yıprattım. Bir daha yapmayacağım. Şikâyetini geri al. Bak oraya beni getirme ben gelirsem inan çok kötü olur” diyerek kadının fotoğrafını profil fotoğrafı yapmış.
“Yarın oradayım sana hayatının şokunu öyle yaşatacağım” mesajları çekmiş.
İnanılır gibi değil.
Günde 60-70 defa aramaya başlamış. Nisan 2022 tarihinde “aşkım ben hastayım evet kabul ediyorum. Sana yapmamam gereken şeyler yaptım. O kayıt aldıklarımı ise hatıra diye ekran görüntüsü almıştım. Yaptığım bütün her şey için beni affet aşkım nolursun” diye yazmış.
Bunca olay olduktan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı nihayet müfettiş atamış.
Müfettiş şahsın ifadesini almış. Ancak bu kişi durmamış tüm videoları fotoğrafları kadının akrabalarına göndermeye devam etmiş. Gönderdiği kişilerden birisi de kadının avukat akrabası. Hatta kadının hemşeri sosyal medya sayfasında da bu yazışma ve fotoğrafları başka bir isimle paylaşılmış.
“Katil Suat” isimli birine kadının eşinin fotoğraflarını göndermiş. Yani öldürteceği mesajını iletmiş.
Kadın resimlerini yaydığı için ayrıca şikayetçi olacağını söylediğinde ise her yerinin göründüğü çıplak videosunu kadına göndermiş. Bu kişi sürekli “seni bitireceğim, hayatını söndüreceğim, şeytan, aşkım” gibi mesajlar yazmaya devam etmiş.
22 Mart tarihinde çektiği bir videoda kadının adını soyadını belirterek “1000 TL karşılığı bırakıyorum” diyor.
Durum müftülük çalışanının bulunduğu ilin Valisine de iletiliyor. Vali durumu hukuki olarak başlatmalarını ve sonrasında gereğinin yapılacağını belirtiyor.
Müftülüğü ve Diyanet’i aradım sordum. Diyanet konu kendisine intikal edince hemen soruşturma başlatmış. F.Ç. ve yaşananlarla ilgili soruşturma ve inceleme devam ediyor.
Fakat bir skandal da burada yaşanıyor.
Diyanet müfettişi kadın ile konuşuyor ve sorular soruyor.
Yazılı olarak verilen soruların arasında, “Kocanızdan ayrılsanız bu kişi ile evlenir misiniz” sorusu da var.
Müfettiş hakkında da şikâyet yapılınca yeni müfettiş ataması yapılıyor.
Bakın Diyanet’e bağlı bir müftülük çalışanından bahsediyorum. Bu kişi anadan üryan videolar çekip bir kadına gönderiyor. Bu kişinin psikolojik durumu hiç ama hiç iyi değil. Acilen bu kişinin tedaviye alınması ve yargılanması gerekiyor.
Fakat Diyanet’in müfettişi hâlâ “Kocanızdan ayrılsanız bu kişi ile evlenir misiniz” diye soruyor. Bu nasıl bir zihniyet? Neyin sorusu?
O zaman biz de soralım…
Karısından ayrılsa acaba müfettiş bey bu adamla evlenir mi?
Yetkilileri uyarıyorum.
Bu olay çözülmezse maalesef bir kadın cinayeti ile daha karşı karşıya kalacağız.”
https://www.yenicaggazetesi.com.tr/diyanetin-skandal-sorusu–556998h.htm