Bartın Üniversitesi’nde bor ve defne katkılı el temizleyicileri üretilerek, yerleşkelerde kullanıma sunuldu.
Koronavirüsün (COVİD-19) yayılmasına karşı el temizleyicilerine talebin arttığı bu günlerde, Bartın Üniversitesi Merkezi Araştırma Laboratuvarı bünyesinde bor ve defne katkılı yerli el temizleyicisi sıvı ve sabun üretildi. Fen Fakültesi Biyoteknoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Korkmaz, öğretim elemanları Arş. Gör. Kevser Ceylan, Arş. Gör. Özlem Bakır, Arş. Gör. Hale Güçkır ile Arş. Gör. K. Sena Baş’ın öncülüğünde üretilen ve Bartın Üniversitesi yerleşkelerinde sık kullanılan alanlara yerleştirilen el temizleyicileri, bor bileşimi dolayısıyla ellerin kuruyup, yıpranmasını önlüyor.
“Sürece katkı sağlıyoruz”
Dünya sağlık örgütünün pandemi olarak isimlendirdiği Korona virüsün tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkisi altına aldığını belirten Fen Fakültesi Biyoteknoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Korkmaz yaptıkları çalışmayla ilgili yaptığı açıklamada, “Bu hastalığın kontrol altına alınması, ve topum sağlığının korunması ekonomi üzerindeki olumsuz etkisinin bastırılması ve sağlık sektöründeki yükün hafifletilmesi için her geçen gün bizler koruyucu malzemelere ihtiyaç duymaktayız. Ülkemiz ilk günden beri korona virüsle büyük bir mücadele içerisinde. Bizde bu mücadeleye katkı sağlamak için Bartın Üniversitesi ailesi olarak sosyal sorumluluk çalışmalarımızı yapmış bulunmaktayız. Bu sosyal sorumluluk çalışmalarımız içerisinde bor katkılı el temizleyicileri ürettik. El temizleyicilerimizden birisi bor katkılı. Bunun içerisinde biz normal hijyenimizi sağlaması için bor maddesi kattık. Borun antibakteriyel, antifungal özelliğinin olması bize ekstra hijyen sağlıyor. Aynı zamanda içerikteki alkolün cilde verdiği hasarı engelleyerek cildin yumuşak ve nemli kalmasını sağlıyor. Diğer ürünümüz ise bor ve defne katkılı katı sabunumuz. Yine pandemi süresi boyunca bize hijyen sağlaması için biz bu ürünleri bor ve defne katkılı olarak ürettik. Yine defnenin de antibakteriyel ve antifungal özelliğinin olduğunu ve mükemmel bir antiseptik madde olduğunu biliyoruz. Bu iki muhteşem maddeyi birleştirerek hijyen ürünleri elde ettik ve kampüsümüzün birçok noktasına koyduk. Şu an idari ve akademik personel olarak kullanmaktayız. Eğitim, öğretim dönemimiz başladığı zaman da tüm öğrencilerimize de bu katkıyı sağlamak için üretim kapasitemizi artıracağız” dedi.
Küresel bir sorun olan Korona virüs salgınına karşı ülkemizdeki mücadeleye katkı sağlamak için büyük gayret sarf ettiklerini belirten Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, bilimsel çalışmalarımız başta olmak üzere, eğitim-öğretim ve sosyal sorumluluk çalışmalarımızla sürece katkı sunduklarını söyledi.
Rektör Uzun, “Üniversitemiz, Korona virüs pandemisinin önlenmesine yönelik Yükseköğretim Kurulumuz koordinesinde önemli bir mücadele vermektedir. Öğretim elemanlarımız bir yandan tanı kitlerinde kullanılan enzimler ile Korona virüs tedavisinde kullanılacak önleyici ve tedavi edici ilaçların testleri için gereken kritik enzimi üretmeye devam ediyorlar. Diğer yandan 3 boyutlu yazıcı aracılığıyla üretilen ‘çoklayıcı’ ile bir solunum cihazını aynı anda iki hastanın tedavisinde kullanılmasına olanak sağladık. Her gün 600’e yakın sanal sınıfta öğrencilerimizi geleceğe hazırlamaya devam ediyoruz. Sosyal sorumluk çalışmalarımızla maske ve siperlikler üretip, sağlık çalışanlarımıza ücretsiz olarak verdik. Şimdi ise bor katkılı el temizleyicisi üretimini gerçekleştirdik ve yerleşkelerimizde belirli noktalara yerleştirdik. Bu düşüncelerle katkıları dolayısıyla Merkezi Araştırma Laboratuvarı Müdürümüz Doç. Dr. Abdullah Cahit Karaoğlanlı ile Fen Fakültesi Biyoteknoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Nesrin Korkmaz, öğretim elemanlarımız Arş. Gör. Kevser Ceylan, Arş. Gör. Özlem Bakır, Arş. Gör. Hale Güçkır, Arş. Gör. K. Sena Baş ve emeği geçen Bartın Üniversitesi ailesinin tüm bileşenlerini yürekten kutluyorum” dedi.
Bartın Üniversitesi’nde salgınla mücadele kapsamında tüm alanlarda dezenfekte çalışmalarının devam ettiğinin de altını çizen Rektör Uzun, “Ağdacı, Kutlubey, Ulus ve Kurucaşile yerleşkelerimizde, kurduğumuz ekipler tarafından dezenfekte çalışmaları belirlenen periyotlarda sürdürülüyor. Tüm akademik ve idari birimler, üniversite kütüphaneleri, amfi ve derslikler, laboratuvarlar, atölyeler, toplantı salonları, konferans salonları, bireysel ve ortak kullanıma açık alanlar ve sosyal alanlar ile resmi araçlar düzenli olarak dezenfekte ediliyor. Böylece tüm çalışma arkadaşlarımızın güvenli ve hijyenik ortamda bulunmalarını sağlıyoruz. İnanıyorum ki bu zorlu günleri hep birlikte aşacağız” diye konuştu.